Anakartın İcadı ve Bilgi İşlem Teknolojisi Gelişme Süreci
İlk defa 1982’de IBM bilgisayarlarında kullanılmış olan anakart, teknolojinin gelişmesiyle birlikte daha da önemli hale geldi. Bir insan iskeleti o insan için ne kadar önemliyse, bir anakart da bilgisayar için o kadar önemli. Anakartınız ne kadar gelişmiş ve güçlü olursa, bilgisayarınızın kaldırabileceği yük veya üzerinde barındıracağı donanım da o kadar güçlü ve dayanıklı olur. Anakart için bilgisayarın iskeleti olduğunu söyleyebiliriz. Anakart yalnızca bilgisayarlarda değil, diğer birçok elektronik cihazlarda da bulunur. Tüm bu anakartların hemen hemen hepsi aynı görevi yerine getirir. Anakart denilince akıllara ilk bilgisayarların gelmesinin sebebinin bilgisayarların genel kullanım alanlarının çeşitli ve daha fazla olmasından dolayı olduğunu söyleyebiliriz. Kısaca bilgisayar başta olmak üzere televizyon ve cep telefonu gibi elektronik cihazlarda da bulunan, donanımların bir araya toplanması ve bu donanımların birbirleri ile iletişim kurarak koordineli bir şekilde çalışmalarını sağlayan parçaya anakart denir.
Anakart (İngilizce: mainboard, motherboard, baseboard, system board veya planar board), modern bir bilgisayar gibi karmaşık bir elektronik sistemin birincil ve en merkezî baskılı devre kartıdır. Apple bilgisayarlardaki muadiline logic board (lojik kart) denir ve bazen mobo olarak kısaltılır. Fiziksel yapı olarak anakartlar özel alaşımlı bir blok üzerine yerleştirilmiş ve üzerinde RAM yuvaları genişleme kartı slotları, devreler ve yongalar bulunan kare şeklinde bir plakadır. Bu plaka çalışma sistemini organize eder. Bu organizasyon anakart üzerindeki yonga setleri sayesinde olur. Bilgisayar üzerindeki tüm bileşenler ve tüm bağlantı noktaları, anakarta takılır veya doğrudan entegre edilir.
Günümüz kullanılan “anakart” denilen entegre devreleri-yongayı haiz plakanın aşamalı bir geçmişi vardır. İlk anakart, arka düzlem adı verilen daha basit bir devre kartından oluşmaktaydı. Arka paneli üzerinde hiçbir şey olmayan bir anakart olarak düşünebilirsiniz. 1980’lerden önce, bilgisayar üreticileri bir bilgisayarın her bir bileşenini kendi devre kartına kurdular ve bu kartları, tüm parçaları çalışan bir bilgisayara bağlayan ortak bir bağlantı görevi gören bir arka panele taktılar.
İLK ANAKART
İlk Ana kart, “breadboard” olarak adlandırılan ve 1981’de piyasaya sürülen IBM kişisel bilgisayarında kullanılan, klavye, fare ve kaset donanım aygıtları için bilgi akışı sağlamaktaydı. Modern anakartlarla karşılaştırıldığında, düzlemsel, diğer donanım aygıtları için bir genişletme yuvası ile devre kartı sağlama işlevini sağlamıştır. Orijinal breadboard aynı zamanda dahili bir ses özelliği sunarken, bilgi akışını yönetmek için veri yolu adlı bir sisteme de sahipti. Orijinal breadboardlar, aynı zamanda dahili bir ses özelliği sunarken, uygun şekilde “veri yolu” olarak adlandırılan bir bilgi taşıma sistemine de sahipti. IBM ilk anakarta “düzlemsel” adını verdi. Bu anakart, bilgisayarın CPU ve RAM’ini barındırmakta, ses ve diğer birçok işlevi de sağlamaktaydı,.1981’de piyasaya sürülen orijinal bilgisayar, sadeliği ve açıklığıyla, “IBM uyumlu” bilgisayarlardaki birçok bilgisayar donanımı spesifikasyonu için standardı belirlemişoldu.
ARKA PLANLARDAN ANAKARTLARA
Anakartlar, yardımcı kartlar için genişleme yuvalarına sahip ortak bir devre kartı sağlayarak bir arka panelin işlevini korur. Anakartların en azından yerleşik merkezi işlem, bellek, güç yönetimi, klavye gibi harici cihazlar için bir giriş / çıkış paneli ve CPU, sabit sürücü arasında bilgi akışı için gerekli tüm elektrik yollarına sahip olmasıyla arka planların ötesine geçerler. Klavye ve diğer her şey. IBM PC ile başlayarak, teknolojik gelişmeler onu ekonomik olarak çekici hale getirdiği ve mühendislik açısından çekici hale getirdiği için, 1980’lerde bu bileşenleri arka planlara entegre etmeye başladılar ve birden çok işlevi tek bir kartta birleştirdiler.
BUGÜNkü ANAKARTLAR
Pentium işlemcilerin piyasaya sürülmesiyle anakartlar önemli ölçüde değişti. Anakartların birincil görevi, tüm bu harici ve dahili bağlantıları bilgisayara takılı farklı donanım ve çevre birimlerinde anakart işlemcileri olarak da bilinen yonga seti işlemcileri aracılığıyla tek bir yerde toplamak ve bu parçaların uyum içinde birlikte çalışmasını sağlamaktır. Bunun nedeni, donanım ve işlevsel parçaların birbirleriyle doğrudan iletişim kuramamasıdır. Örneğin sabit diskte işlenen bir veri işlemci tarafından işlendiğinde veya işlemci üzerindeki veriler bir ekran veya ses kartında işlendiğinde kısaca ses veya videoya dönüştürüldüğünde bunlar sayesinde veri aktarımı yapılır. Anakart üzerinde bulunan bu entegre sistemler sayesinde veri aktarımı yapılmaktadır.
1980’lerin sonunda ve 1990’larda, artan sayıdaki periferik (çevre birimi) fonksiyonları anakarta taşımak ekonomik olmaya başladı.1980’lerin sonlarında, anakartlar; klavye, fare, disket sürücü, seri port ve paralel portlar gibi çevre birimlerini destekleyen süper I/O çiplerini içermeye başladı. 1990’ların sonlarından itibaren, birçok kişisel bilgisayar anakartı, hiçbir geliştirme kartına ihtiyaç duymadan bir dizi ses, video, depolama ve ağ fonksiyonlarını destekler hale getirildi.
Günümüzde anakartlar, grafik işleme, ses işleme ve ağ bağlantısı dahil olmak üzere bir bilgisayarı çalıştırmak için ihtiyaç duyduğunuz tüm bilgi işlem işlevlerini kolayca sağlayabilir. Bazı anakartlar, özel bir grafik kartı kullanmak isteyen bir oyuncu gibi, kullanıcının kendisine özel bir kart takacağı beklentisiyle belirli işlevleri atlar. Her iki durumda da, bugünün anakartları arka paneldeki atalarından uzun bir yol kat etti.
Anakartların asgarî şu bileşenleri içerir:
- Bir veya daha fazla mikroişlemcinin (CPU) takılabileceği soket (veya slotlar)
- Sistemin belleklerinin takılabileceği slotlar (genellikle DRAM yongaları içeren DIMM modülleri formunda)
- CPU’nun sistem yolu (FSB) ile bellek ve çevresel veriyolları arasındaki iletişimi yöneten yonga seti
- Sistemin firmware veya BIOS‘unu içeren kalıcı bellek yongaları (modern anakartlarda genellikle Flash ROM‘dur)
- Çeşitli bileşenleri eş frekanslı hale getirmek için saat sinyali üreten saat üreteci
- Yonga setinin desteklediği veriyolları sayesinde sistemle iletişim kuran genişleme kartlarının takılabileceği slotlar
- Güç kaynağından aldıkları elektik enerjisini CPU, yonga seti, ana bellek ve genişleme kartlarına dağıtan güç konnektör ve devreleri
- SATA yerlerinde 6Tb veya daha fazla depolama alanı
Bunlara ek olarak, neredeyse tüm anakartlar, klavye ve farenin takılabileceği PS/2 konnektörleri gibi yaygın giriş aygıtlarını destekleyen mantık ve konnektör içerirler. Apple II ve IBM PC gibi ilk kişisel bilgisayarların anakartları yalnızca bu minimal çevresel desteğine sahipti. Bazen de anakarta, video arayüz donanımı da entegre ediliyordu; örneğin Apple II’de ve nadiren de IBM PC Jr gibi IBM uyumlu bilgisayarlarda disk denetleyicileri ve seri portlar gibi ek çevresel aygıtlar genişleme kartları olarak bulunuyordu.
Günümüz bilgisayarlarının çoğu, yüksek hızlı işlemci ve diğer bileşenlerin soğutulması için gerekli soğutucu ve ısı emicilerin monte edilebilmesi için gerekli olabilecek vida yuvalarına da sahiptir.
Ana kartların, olmazsa olmaz denilen unsurları şunlardır:
Anakart veri yolları
Kişisel bilgisayarlarda 486-PIII seri arasında veri yollarında çok büyük değişmeler olmuştur. 486’larda veri yolu olarak ISA VESA kullanılmıştır. Bu veri yolu artık kullanılmamaktadır. 486’ların son nesilleri Intel Pentium PCI veri yolu üzerinde çalıştılar. PCI veri yolu ISA-VESA veri yolundan daha hızlıdır. Sistemin hızlı olması sayesinde grafik arabirimleri kontrol kartları ve genişletme kartlarından çok daha performans sağlanmasına yol açmıştır. Bununla yetinmeyen insanoğlu artık hızına hız katarak AGP veri slotunu kullanmakta ve veri transferine hız katmıştır. PII serisinde yaklaşık bir tane ISA ortalama beş tane PCI ve birtane AGP slotu kullanılmıştır.
Günümüzde üretilen anakartların çoğu, 2005 yılı itibarıyla kişisel bilgisayar pazarının %96’sından fazlasını elinde tutan IBM uyumlu diye tanımlanan bilgisayarlar içindir
Bir anakart, bir backplane gibi, sistem bileşenleri arasındaki haberleşmeyi sağlar, ancak bir backplane’den farklı olarak merkezi işlem birimi ve gerçek zamanlı saat ve bazı çevresel arabirimler gibi diğer alt sistemleri de içerir.
Tipik bir masaüstü bilgisayar, anakartın bir arada tuttuğu mikroişlemci, bellek ve diğer gerekli bileşenlerden oluşur. Sabit disk, ekran ve ses kartları ve diğer çevresel aygıtlar ise anakarta bağdaştırıcı veya kablolarla takılır, ancak modern bilgisayarlarda bu çevresel aygıtların anakarta tümleşik olması giderek yaygınlaşmaktadır.
CPU soketleri
CPU soketi , baskılı devre kartı üzerinde, CPU’ya ev sahipliği yapmak için tasarlanmış bir parçadır.Bu soket çok fazla sayıda pin içeren özel bir entegre devre soketidir. CPU soketi; CPU’yu üzerinde barındırmak, soğuk tutmak, yedeklemeyi kolaylaştırmak (aynı zamanda fiyatı düşürmesi) ve en önemlisi anakart ve CPU arasında elektrik iletişimini sağlamak gibi önemli görevleri yürütür. CPU soketleri tüm masaüstü ve server bilgisayarlarda bulunabilirler. Anakart soket ve chipset tipleri CPU seri ve hızını desteklemelilerdir.
Şekil faktörü
Anakartlar, bilgisayar üreticilerinin özel istekleri doğrultusunda “bilgisayar biçim faktörleri” denilen çeşitli büyüklük ve şekillerde üretilirler. Ancak IBM uyumlu anakartlar farklı boyutlardadırlar. 2007 itibarıyla pek çok masaüstü bilgisayar anakartı standart üretilmeye başlandı. Mac ve Sun bilgisayarlar standart devre elemanları ile yapılmadığı için anakartları farklıdır. Günümüz masaüstü bilgisayarlarda kullanılan anakart ATX’tir. Daha küçük boyutlu anakartlar büyük kasaya uysa da anakart ve güç kaynağı tamamen eşleşmelidir. Örneğin, ATX kasa genellikle mikro ATX anakart ile uyum sağlar. Laptop bilgisayarlarda genellikle entegre,minyatür özelleştirilmiş anakartlar kullanılır. Laptopları geliştirmesinin zor ve tamirinin pahalı olmasının nedeni budur. Laptop bilgisayarların en olmadık durumlardaki arızalarını fazla entegre bileşen içermesinden dolayı masaüstü , bilgisayardan daha pahalı olarak anakart girişlerini değiştirme gerektirmektedir.
Anakart yalnızca bilgisayarlarda değil, diğer birçok elektronik cihazlarda da bulunur. Tüm bu anakartların hemen hemen hepsi aynı görevi yerine getirir.
,
Anakart ne işe yarar?
- Güç sağlar ve güç dağıtımı yapar.
- Bios sayesinde işlemleri yürütür.
- Diğer bileşenlerle iletişim kurar.
- Veri akışını sağlar.
- Bilgisayarın performansını belirler.
- Bileşenler arasındaki uyum sayesinde maksimum performans sağlar.
Anakart, üzerinde bulundurduğu tüm bileşenlerin güç almasında önemli bir rol oynar. Neredeyse bütün görevleri anakart gerçekleştirir. Diğer bileşenlere güç dağıtımını yapmasının yanı sıra onların çalışmasına da katkı sağlar. Kısacası anakart, diğer bileşenlerin bel kemiğidir.
Bios, ROM bellekte saklanan kalıcı bir yazılımdır. Anakartın çeşitli özelliklerini kullanmamızı sağlayan donanım, sistem ve yazılımlar arasındaki bağlantıyı kurar. Her anakartın üzerinde bir bios vardır. Anakart, bu bios sayesinde bilgisayarı açar ve işlemlerini yürütür.
Anakart kısaca sistem bileşenleri arasındaki bağlantıyı ve iletişimi kurar. İşlemci, RAM ve daha birçok bileşeni içeren anakart, bu donanımların hepsini koordine eder. Diğer bir deyişle bir köprü görevi görür.
Anakart, diğer tüm bileşenlerin çalışmasına olanak sağlar. Anakart, sistem bileşenleri arasındaki bağlantıyı kurar böylelikle bir veri merkezi görevi görerek veri akışını sağlar.
Anakartın bir bilgisayarın performansının, gücünün veya hızının üzerinde büyük bir etkisi vardır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte artık günümüzde bazı anakartlar maksimum performans elde etmek için ikinci bir ekran kartı takmaya olanak sağlıyor.
Anakart, bilgisayarın çoğu bileşenini bir arada tutar. Bilgisayarın veri işlemlerini düzgün yürütebilmesi için bileşen uygunluğu önemli bir noktadır. İşlemci, ekran kartı veya RAM alırken anakarta uyup uymamasına dikkat etmeliyiz. Her bir anakartın desteklediği işlemci, RAM ve diğer bileşenler farklılık gösterebilir.
Modern anakart, ilk bilgisayarlardan çok daha önce icat edildi. İlk bilgisayarlar, daha basit makinelerdi ve şu anda olduğu gibi aynı anda birçok işlemi koordine etmelerine gerek kalmıyordu. Önceleri bilgisayarlar çok rağbet görmüyordu bu yüzden de anakartlar için haliyle fazla bir talep yoktu.
Ancak 1981 yılında IBM, “kişisel bilgisayar” anlamına gelen Personal Computer adlı bir bilgisayar türünü piyasaya sürünce bu durum değişti. Günümüzde masaüstü ve dizüstü bilgisayarlar için kullandığımız PC kısaltması da buradan geliyor. Bu bilgisayarların işlemlerini kontrol etmesi ve düzenlemesi için bir şeye ihtiyaç vardı. Bunun üzerine bu boşluğu doldursun diye IBM ilk anakartı geliştirdi.
İlk başta, bu bileşen ”planar” olarak adlandırıldı, ancak daha sonra birçok ad değiştirdi. Son olarak ise anakart olmasına karar kılındı. Bu kelimeyi seçme sebepleri ise anakartın diğer tüm bilgisayar bileşenlerine “ana” yani anne gibi davranıp hepsiyle etkileşim içinde olmasından dolayıydı.
Anakart seçimi, bilgisayarların performansında önemli rol oynar. Çünkü anakart, bilgisayardaki işlemcilerin, belleklerin ve bilgisayarın daha birçok parçasının potansiyellerini ortaya çıkarıp en iyi şekilde kullanılmasına katkı sağlar.
Ana kart seçiminde
- Kullanım amacı
- İşlemci ve anakart uyumu
- Kasa ve anakart uyumu
- RAM ve anakart uyumu önem arz eder.
Anakart seçimi yaparken bilgisayarın hangi amaçla kullanılacağını göz önünde bulundurulmalıdır. İş bilgisayarı olarak kullanılacaksa ofis programları ve internet kullanımı için yeterli donanıma sahip fiyat performans ürünlerinden tercih edebilirsiniz. Eğer oyun bilgisayarı olarak kullanılacaksa, yeterli giriş çıkışa sahip yüksek hızlı bir model seçmenizde fayda var. AMD veya Intel işlemci ile birlikte kullandığınızda yüksek performans sağlamasını beklediğiniz için ayrıca iyi bir soğutma sistemine sahip olup olmamasına da dikkat etmenizde fayda var.
İşlemciler, anakart modellerine göre farklılık gösterebilir. Bundan dolayı önceliğiniz işlemci olmalıdır. Anakart ve işlemci uyumu, en önemli unsurdur, diyebiliriz, Diğer bir deyişle işlemciye göre anakart seçimini yapmanız sizin için daha doğru olacaktır. Piyasada bulunan iki farklı işlemci markası olan AMD ve Intel arasında seçim yaptıktan sonra geriye sadece soket tipi seçimi kalıyor.
Anakartlardaki yonga setleri, RAM miktarını ve yapısını da belirler. Günümüzde kullanılan anakartlar marka, model ve yonga seti fark etmeksizin DDR4 yapısındaki bellekleri desteklerken, daha önceki yıllarda geliştirilen anakartlar ise DDR3 formundaki belleklerle kullanılabilir.
Google’den derleme
A.K