Allah, görünen ve görünmeyen her şeyin yaratıcısıdır. Büyuk küçük, cansız canlı her şey onun kudretinin nişanesidir.

Onun yaratması iki boyutludur.

1.Boyut: zahir boyuttur. Suurlu her mahluk, kendi diliyle onu tasdik ve tespih eder. Ancak insan, kendine verilen tercih yapma/irade yetisi dolaysıyla yüce Allah’ın sadece zahirdeki yaratılış kudretine bakar. Bir de ilmi teraküme ve yapilan icad kudretine bakar. Kendinin de kudretli olduğunu vehm eder. Ve ona direkt itirazda bulunamasa da; sen sensin, ben de benim diye karşıt tavır alabilir.  Oysa 2. Boyutu yani batın boyutu da idrak etse, değil kendini Allahla kıyaslamak, kendi de dahil havsalasının alamayacağı vücut ve kudreti haiz görünen görünmeyen tüm mahlukatı yaratan bir varlık karşısında bir hiç olduğunu görebilir.

İlmi keşifler ve teknolojik icadlar esasen, cansız ve canlı yüce Allah’ın yarattığı tüm mahlukatın, peyder pey yapısal özelliklerini ve işlevlerini tespit ederken, bir yandan hayatı kolaylaştırmakta, bir yandan medeniyet denilen insan yapısı eserler ortaya koymakta, bir yandan da Allahın kudret ve azametini göstermektedir. O nedenle Allah, alimleri çok üstü tutmaktadır.

İlmi keşiflere göre, nefis olarak belirtilen zahir boyut; enerji-madde olarak belirli şartlarda değişik biçimlerde (parçacık aleminden, cansız ve canlı sayısız varlıklara kadar insanın ufuk varlık olduğu mahlukat alemini kapsamakta. Batın boyut ise; (öz enerji) nur- antimadde olarak yine belirli şartlarda değişik biçimlerde (anti parçacık aleminden cansız ve canlı sayısız varlıklara kadar, sayısız meleklerin ve cinlerin ufuk varlıklar olduğu) mahlukat alemini kapsamaktadır.

Malum, Allah’ın bildirmesine göre. Batın boyuttaki canlı ufuk varlık melekler dört çeşittir (İsrafil taifesi, Cebrail taifesi, Mikail taifesi, Azrail  taifesi. Zahir boyuta tekabül eden canlı ufuk varlık İnsan da fizik görünüm olarak dört çeşittir. Beyaz ırk, Sarı ırk, Esmer ırk ve Siyah ırktır. Aynı şekilde cansız alt yapıyı oluşturan varlık biçimleri de gaz, sıvı, eriyik ve katı kıvamda hareret, hava, su, toprak olup, üst yapıyı oluşturan varlık çeşidi de aynı kıvamlardaki bakteri, mantar, bitki ve hayvandır.

Yüce Allah, yarattığı tüm mahlukattan tasarruf etme yetkisini, insana vermiş olup, buna sebep; kendi ruhumdan yüklediğim dediği hiçbir yaratılmış varlıkta olmayan ruhi yapıdır. Tabii bu yapı elbette Allah’ın verdiği nispette bir yapıdır. Yani O’nu temsil edebilecek kapasite bir ruhi yapılanmadır. Ki bu yeteneği kullanmak ta, ancak belirli kurallara uymakla olabilmektedir.

Şüphesiz  her canlı varlık, Allah’ın tasarrufu altında meleklerin sevkedilmesiyle korunmakta ve yaşatılmaktadır.

Yüce Allah’ın insana verdiği ruhi kabiliyet gibi, zahir ve batın alemin tüm canlı varlıklar, değişik ruhi kabiliyetler verdiği meleklerin aracı olmasıyla programlarındaki kaderi yaşamaktadırlar.

Her canlı varlığın kaderi, şüphesiz bir birine benzediği kadar, farklıdır da. Ancak insanların kaderi çok anlamlıdır.  Bu kaderin yansımalarını (farklı cihetten ele alınmaları) öğrenmek durumunda; insan iman cihetiyle büyük bit eşik atlar.

Kader yansımaları

1.Kanuniyet ciheti

2.Malumiyet ciheti

3.Takdir ciheti

4.Kayıt ciheti

5.İmtihan ciheti

6.İmkan cihet

7.Ceza ve mükafet ciheti

8.Eşya ve eşhas ilişkisi ciheti

9.Sınıflama ve standardizasyon ciheti

10.Astrolojşk ciheti (Doğum anında Arzın konumu ciheti)

11.İlhama mazharşyet ciheti

12.Aklı devşirme ciheti

13.Gayret,azim,sebat, sabır ciheti

14.Niyet, dua, ibadet ve teat ciheti

15.İstihfar, hayır ve hasenat ciheti

A.K