“Şu Din Özgürlükçü, Bu değil” Tartışması Üzerine…
“Müslümanlık; anti demokrat, baskıcı, ayrımcı, kadını ikinci sınıf saymakta, bireye özgürlük tanımamakta” denilmesi, Hristiyanlık için ise “hür demokrat, eşitliği savunan çağdaş bir din” denilmesi karşısında; bir Müslüman araştırmacı olarak, Hristiyan dünyasının en büyük dini otoritesi papalığın öteden beri açıkladığı bazı yorumları belirtmemiz (karşılığında islami yorumların belirtilmesi), söz konusu iddiaların ne denli yanlış olduğunu ortaya koyacaktır. Şöyle ki;
-Hristiyan katolik inancında, sadece kutsal kitap İncil’in değil, aynı zamanda kilise geleneğinin de Hristiyanlara yön vereceği kabul edilmekte. Oysa İslam inancında sadece kutsal kitap Kur’an ve sünnet denilen peygamber sözleri ve onun yaşam tarzının Müslümanlara yön vereceği kabul edilmektedir.
-Hristiyan katolik inancında, hala “Papa yanılmaz” ilkesinden yana tavır alınmakta. Oysa İslam inancında peygamberi temsil eden halifeler olsun, şeyhüslamlar olsun kur’an ve suunet haricinde söylediklerinde yanılmalar olabileceği kabul edilmektedir.
– Hristiyan katolik inancında, boşananlar hala kiliseden aforoz edilmekte. Oysa islam inancında erkekte, kadında, her an boşanma hakkını kullanabilmektedir.
– Hristiyan katolik inancında, papazların evlenme yasağının, ömür boyu devam etmesi ve bu hususta en ufak bir şekilde gevşetilme olmamalı denilmekte. Oysa islam inancında din görevlileri-imamlık görevi yapanlar evlenebilmekte ve çoluk çocuk sahibi olabilmektedir.
– Hristiyan katolik inancında, kadınların papazlık yapmasına karşı çıkılmakta. Bu görevi sadece erkeklerin yapması gerektiği belirtilmekte. Oysa İslam inancında kadınlar, kadın ve çocuklara imamlık ve vaizlik yapabilmektedir.
– Hristiyan katolik inancında, feminizme her yönüyle karşı çıkılmakta. İslam inancında da feminizme karşı çıkılmaktadır.
– Hristiyan katolik inancında, aydınlanma döneminin getirdiği, modern çağın özgürlükçü liberal düşüncesine karşı çıkılmakta. Oysa İslam inancında kamu menfaatine ve insan temel haklarına zarar vermemesi şartıyla özgürlükçü liberal düşünceye ve başka özgürlükçü düşüncelere yasaklama yoktur.
-Yoksulluk ve sosyal adaletsizliği ön plana çıkartan latin Amerikan katoliklerinin “kurtuluş teolojisi”i, Marksist ideolojiden esinlendiği iddiasıyla kınanmakta. Oysa islam yukarıda belirtildiği şekliyle her türlü özgürlükçü düşünceyi, beşerin normali olarak görmektedir.
– Hristiyan katolik inancında, kürtaj yaptırmak isteyen annelere danışmanlık hizmeti verilmesi, kürtaja dolaylı yardım olarak görülmekte ve karşı çıkılmakta. İslam inancında da, insan hayatına kast etme anlamında kürtaja karşı çıkılmaktadır.
– Hristiyan katolik inancında; doğum kontrol hapı ve prezervatif kullanılmasına karşı çıkılmakta. Oysa islam inancında hamile kalmamak yönüyle tedbirli olmak, karı koca iradesine bırakılmıştır.
– Hristiyan katolik inancında; sadakatla yürütülen evliliğin, her türlü zührevi hastalıklara ve AIDS gibi tehlikeli hastalıklara karşı önemli tabii tedbir olduğu belirtilmekte. İslam inancında da aynı kabul söz konusudur.
-Hristiyan katolik inancında; başka dinden olan insanlar kafir olarak nitelenmeyle birlikte, ya esir, yada köle muamelesi görmekte. İslam inancında, savaşta esir alınmadıkça, başka dinden insanlara köle muamelesi yapılmamakta, can ve mal emniyetlerine karşılık cizye denen özel vergi alınarak hür olarak yaşamalarına izin verilmektedir.
Evet! Hristiyanlık mı, Müslümanlık mı özgürlükçü din? diye tekrar soralım..