Analitik düşünce: olayların, nesnelerin, tümel kavramların analiz edilerek tanımlanmasını-anlaşılmasını sağlayan sistematik bir düşünme tarzıdır. Bu şekilde düşünerek en anlaşılır biçimde açıklama yapılmakta ve en uygun çözümler ortaya konulmakta ve sonuçlar çıkarılmaktadır.

Analitik düşünceye sahip kişiler çözüm için ne yapılacağını adeta görür gibi düşünür. Bu düşünme tarzıyla nesnelere veya tümel kavramlara ilişkin çözümlemeler/ tanımlamalar yapılırken,  önce parçalara ayırma olmakta ve parçaların temel özelliklerinden hareketle de bütüncül bir açıklama yapılmakta, çözüm ortaya konulmaktadır. Bir diğer ifade ile Analitik düşünce, öncelikli olarak parçalayıcıdır. Ki Kısacası mantıki düşünmede olsun, matematiki düşünmede olsun yada yöntem bilim dahilinde düşünmede olsun, analitik düşünmek esastır. Mantiki düşünmede bir tümel kavram açıklanırken/tanımlanırken/betimlenirken, onunla ilgili doğru bilinen-gözlemlenmiş  kavramlarla-terimlerle, hipotezlerle-aksiyomlarla, belirli prensiplere/kurallara (ayniyet prensibi, zıtlık prensibi ve tümden gelim, tüme varım kuralına) göre çözümleme/parçalanma işlemi yapılmakta; Matamatiki düşünmede, mantıki düşünmede bazen oluşan karmaşıklık olmaksızın kavramsal-terimsel yapıtaşlarından (aksiyomlardan) hareket edilerek çözümleme yapılmakta, sonuca varılmaktadır. Mantıki düşünmede yapı taşları olarak kullanılan kavramlara-terimlere karşılık, matamatiki düşünmede şekiller ve sayılar kullanılır. Ne varki her iki düşünce siteminde çözümleme/açıklama yapılırken aksiyomlardan, hipotezlerden hareket edilmektedir. Her iki düşünmede en temel kural, hipotezlerin, aksiyomların ve kavramların-terimlerin manasının doğru bilinmesi ve yerli yerinde kullanılmasıdır. Aynı iş yöntem bilimsel düşünme sisteminde de söz konusudur. Nasıl ki analitik zeminde matamatik düşünceyi ifade ederken sayıları toplayıp, çıkarıp bölüp ortaya bir değerler bütünü çıkarıyorsak, aynı şekilde sorunları (tümel kavramlar-terimler olarak); sayılar gibi parçalara (ihtiva ettiği alt kavramlara-terimlere) ayırıp, çözümlemeler yapabiliriz.

Matamatiki düşünce siteminde temel araç en-boy sınırlaması ile belirlenmiş bir düzlemde dik kesişen iki sayı doğrusunun oluşturduğu, dik koordinat sistemi veya dik koordinat düzleminin kullanılmasıdır. Bu analitik düzlem, sistematik düşünmenin bir bakıma zemini olmaktadır.

Dik koordinat sistemi

Dik koordinat sisteminde yatay eksen x ekseni (apsis ekseni), düşey eksen ise y ekseni (ordinat ekseni) dir.

Eksenlerin kesiştiği noktaya orijin denir.

Analitik düzlemde her noktaya bir (x, y) sayı ikilisi karşılık gelir. Bu sayı ikilisine noktanın koordinatları denir.

P(x, y) noktası için, x noktanın apsisi, y de ordinatıdır. Apsis ve ordinat değerleri eksenlere çizilen dik doğruların eksenleri kestiği noktalardır.

Orijinin koordinatları O(0,0) dır.

x ekseni üzerindeki noktaların ordinatı sıfırdır. A(a, o) noktası gibi. y ekseni üzerindeki noktaların ise apsisi sıfırdır. B(o, b) noktası gibi.

  •  Koordinat eksenleri analitik düzlemi dört bölgeye ayırırlar.

 I. Bölge: x > 0,         y > 0

II. Bölge: x < 0,         y > 0

III. Bölge: x < 0,        y < 0

IV. Bölge:  x > 0,        y < 0

Şimdi bu analitik düzlemde matamatiki bir düşünme eksersizi yapalım ve apsisleri veya ordinatları eşit olan noktalar arasındaki uzaklığı belirleyelim

A(a, c) ve

B(a, b) noktaları için

|AB| = |c – b|

Analitik düşünmenin matamatikte kullanılmasıyla koordinat ekesninde her hangi bir bölgedeki noktanın merkez uzaklığı, apsise veya ordinat eksenine iz düşüm uzaklığı yani bir noktanın koordinatları doğru olarak nasıl ortaya konulabiliyorsa, başka amaçlara yönelik olarak ta analitik düşünme sistemi yani koordinat eksenlerine göre düşünme sistemi kullanılabilir.

Sn. Osman Ziya bu düşünce sistemini, tümel kavram açıklamasında kullanmak suretiyle yeni bir ilmi disiplin oluşturma çabasındadır. Ki bu kullanım şekline O. Ziya, yöntem bilim diyor,  ben de Geomantık diyorum. Çünkü işin içinde koordinat eksenlerine göre oluşturulmuş şekil-şema var, belirli mantık prensiplerine-kurallara göre şemada belirli yerlere oturtulmak durumunda olan alt kavramlar-terimler var.

Benim gibi takıntısı çok kişilerden ziyada takıntısı az insanların bu çalışmaya yardımcı olması halinde sanırım, sonuca ulaşılır. Yeni bir ilmi disiplin ortaya çıkar, kanaatindeyim…

Daha uzun yazmak isterdim. Ancak dediğim gibi takıntılarım fazla…

Ali KÖMÜRCÜ